hesabın var mı? giriş yap

  • gençliğini rüştü asyalı'ya benzettiğim, ne olursa olsun dünya tarihini değiştirmiş gerçek bir deha. hatta dünya'daki liderlik ingilizlerin omuzlarından amerikalılara doğru kaymışsa, bu durumun en büyük sebeplerinden birisi de bu adamdır.

    her senaryo sonunda olduğu gibi kadri kıymeti bilinmemiş ve onca hizmeti unutularak tek kalemde silinmiştir.

    bir bilim adamı gibi görünmüyor gerçekten, daha çok film yıldızlarını andırıyor.

  • baba barış kurşun'un mesajı:

    "tükenmek üzere olan umutlarımızı kampanyamıza sahip çıkarak yeniden canlandıran, gülcemize umut, bize yaşama sevinci aşılayan bütün ekşi sözlük yazarlarına, çaylaklarına, okurlarına ve mücadelemize destek olan herkese canı gönülden teşekkür ederiz.

    dileriz gelecekte kimse bu zorlukları yaşamak zorunda kalmaz. yine de olur da bir gün başınız sıkışırsa umutlarınızı koruyun. insanlık bir yerlerde yaşıyor, bazen hiç beklemediğiniz bir yerden imdadınıza yetişiyor.

    bir gün aranıza katılmak ve ekşi sözlük yazarı olarak bu ailenin bir üyesi olmak, başka ailelere yardim eli uzatmak istiyoruz en kısa zamanda.

    tekrar her birinize sevgilerimizi ve canımız gülcemizin gülücüklerini gönderiyoruz."

  • miles davis'in şahsımın en sevilen müzisyenler listesinde onlarca sanatçı arasında üst sıralara oynamasına sebep olan albüm. dünya 21. yüzyılın rock müziği elektronik müziktir tartışmalarıyla çalkalanadursun, üstad evrendeki ilk elektronik jazz denemesi olan bu albümü 1969'da zamanın yarım asır ötesine giderekten kaydetmiş. birden fazla davulla yakaladığı sound, sythesizer'ın yeni keşfedildiği o yıllarda öyle syntyhsize yapılmaz böyle yapılır dercesine ritim ve loop dersleri veriyor bize. intelligent dance music'in kaşifi authecre'dır diyenlere selam ediyor ve akıllı akıllı dans etmeye başlayın diyor, pharaoh's dance ile mısır dansı yapmaya başlıyorsunuz.

    the beatles keşfettiği yeni oyuncağı saykodeli ile elektroniği gizli gizli yaptığı kayıtlarla oynaştırırken (bkz: carnival of light) miles davis 13 tane aklı başında müzisyeni etrafına toplayarak albüm yapıyor, üstelik alternatifliğine ve "dinlenmesi zor" yorumlarına rağmen yarım milyon satıyor. kalburüstü birçok müzisyenin ilham kaynağı olan bu albümün tadını çıkarmak da biz müzikseverlerin boynunun borcu oluyor.

  • haber

    ticaret bakanı mehmet muş'un, venezuela'dan peynir ithalatına ilişkin, "2020 yılında venezuela'dan türkiye'ye 1 gram dahi peynir ithal edilmemiştir." dediği açıklamasıdır.

    madem peynir ithal etmeyecektiniz neden rte'nin venezuela peyniri kararnamesini çıkarttınız diye sorarlar adama? yoksa venezuela'dan türkiye'ye bir deniz rotası oluşturmak için miydi bu?

    bu rotadan devletin uyuşturucu ticareti yaptığına dair iddialar var, bu iddialara dair elinizde karşı argüman oluşturmak için kullanacağınız kanıt, "1 gram dahi peynir ithal edilmemiştir" ise ortada başka bir ticaretin olduğu (çünkü kararnameyi çıkaran sizsiniz) ve bunun ne ticareti olduğunun belirtilmediği ve sedat peker'in iddiasının doğru olduğu sonucu çıkıyor.

    (bkz: sıçıp sıvamak)

    biz zaten peynir ticareti olmadığını siz açıklamadan önce de biliyorduk. hatta sizin dediklerinize ek olarak, sadece 2020 yılında değil, 2017 ile 2020 arasında venezuela'dan hiç peynir ve peynir ürünü ithal etmemiş türkiye. bu bilgiye ulaşamıyorsundur diye şuraya kanıtı bırakayım: görsel

  • tüm zamanların en güzel rap albümlerinden biri. açılış şarkısının* girişindeki "bring the motherfucking rockers" sözleri, bunun rock müziğe karşı olan bir yapıt olduğu düşüncesini doğurabilir, ancak "enter the wu-tang (36 chambers)" rap'ten nefret eden diehard rockseverlerin bile kolayca benimseyebileceği derecede sert, 'rock' ve başarılı bir albümdür. şu muhteşem şarkılardan oluşur:

    1. bring da ruckus
    2. shame on a nigga
    3. clan in da front
    4. wu-tang: 7th chamber
    5. can it all be so simple
    6. da mystery of chessboxin'
    7. wu-tang clan ain't nuthing ta f' wit
    8. c.r.e.a.m.
    9. method man
    10. protect ya neck
    11. tearz
    12. wu-tang: 7th chamber - part 2