ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
şırnak'ta pkk'lıların polise ateş açması
-
arkadaslar cozum surecine zarar vermeyelim. ilk olarak bu bariscil bir eylemdir, demokratik bir haktir. bunu bilelim. ikinci olarak da polis mermiye kafa atmistir, burada acik bir sekilde mermiye saldiri vardir. fasist polis. fasist tc. biji biji.
0.
1 litre hidrojen-oksijen karşımı sıvı içmek
-
120 derece değil o bir kere. 104,5 derece . oksijenin bağ yapmayan elektronlarının itimiyle açı biraz daralmıştır. bu bir.
ikincisi elementler bileşik oluştururken , kimyasal özelliklerini yitirirler. misal , tuzu oluşturan sodyum ve klor elementlerini ele alalım. sodyum suyla şiddetli tepkimeye giren bir metal. klor ise zehirli bir gaz. ancak uygun koşullarda kimyasal tepkimeye girdiklerinde sodyum klorürü yani yemek tuzunu oluştururlar. yemek tuzu, iyonları bakımından insan vücudunda hayati öneme sahiptir.
son olarak "500 ml sıvı haldeki hidrojen ve oksijen" ifadesini de hiç yakıştıramadım. aynı şartlar altında
2 birim hacim su eldesi için 2 birim hacim hidrojen gazı ile , 1 birim hacim oksijen gazı tepkimeye girmelidir. öyle "3'e 5 katam, 8 yapam" yok yavrucuğum.
yarın velini çağır, dersine de iyice asıl. yoksa kimyadan geçemezsin, e mi evladım!
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"sen git roma'yı imparatorluğa dönüştür sonra da ismini salataya versinler. dağdaki çobandan ne farkın kaldı hey gidi koca sezar."
1927 solvay kongresi
-
herkesin bildiği meşhur fotoğrafın yanında, katılımcılardan irving langmuir'un çektiği bir video kaydı da mevcutmuş:
(tartışmaların kaydı yok tabii, heyecanlanmayın)
http://www.youtube.com/watch?v=lw5gag-pqfy
köfteci ramiz'in ingilizcesi
-
ramiz the meatballer
çocuk viyaklaması terörü
-
her ne kadar başlık sahibi linç edilmeye çalışılsa da katıldığım önermedir.
anlatayım: öncelikle çocuk bu ağlar, zırlar genellemesine katılmıyorum. uzun yıllar amerika’da yaşadığım için buranın çocuklarını referans gösterebilirim. geçen markette 5 yaşındaki bir çocuk babasıyla sakince kendisinin istediği şekerlemeyi neden almadığı konusunda 10 dakika tartıştı. haksız olduğunu anlayınca da sustu. buradaki birçok çocuk böyle. yani bir çocuğun ailesinin yanında derdini anlatmak icin seçtiği zırlama yöntemi tamamen anne ve babasının yanlış iletişiminden kaynaklanmaktadır. lütfen şu çocukları düzgün yetiştirin.
kuru pastada rağbet görmeyen çeşidi yiyen insan
-
bu insana yüklü miktarda borç verebilir, ortak dükkan açabilir, tatile ve aynı eve çıkabilir, dolu cips paketiyle yalnız bırakabilirsiniz. öyle müstesna, öyle kadirşinas bir karakter.
bu insandan kimseye zarar gelmez. etrafındaki insanlar için fedakarlığı enayilik raddesine kadar gelebilir. umarım iyi niyetini suistimal etmeyen kişilerle beraber olur. müsadenizle kendisinden makas alıyorum.
slaven bilic'in necip'ten öpücük istemesi
-
olayın hikayesi şu şekildedir aslında.
https://pbs.twimg.com/media/cajcljxviaexf4f.jpg
https://pbs.twimg.com/media/cajcluvuuaagzcg.jpg
300 bininci olup istediği bölüme giremeyen kız
şu anki hükümete idam yetkisi vermek
-
her idam konusu açıldığında en önce bilumum akp'linin, dincinin balıklama atlamasından biraz bile kıllanmayanların yapmaya çalıştıkları şey.
idam gelince sanılıyor ki tecavüzcü, katil asılacak. ne güzel saflık.
kızların bir kez evleniyorum şımarıklığı
-
gelin damat fotoğraflarında rahatça gelinin gözlerinden okuyabildiğiniz şimarıklık. gelinlerin çoğunun gözlerinde "hayatımın aşkını buldum" mutluluğu yoktur dikkat ederseniz. hepsinde "nasıl elde ettim ama ahaha çatlayın" temalı fettan bakış vardır. bir zafer edasıyla gülümser. damadın yüzüne bakmaz. arada poz verirken bakıyormuş gibi yapar. fırsat bulursa aynada kendini izler. hobbidik hobbidik oynar vs. saçında bir toka çıksa düğünüm mahvoldu diye etrafındaki herkese hayatı zindan ettirir. off içim bayıldı yine anlatırken...zavallım adamlar da hep videolarda fotoğraflarda suratında şaşkın bir ifadeyle hep geri planda kalmıştır. belki de o an hayatı sorgular " ne biçim bi kadınla evleniyorum ben" diye... sanki bir figüranmış ya da bir aksesuarmış gibi düğün boyunca yanında takılır.
neyseki aynı kraliçe havası, etrafa emirler verme, harcamalar yaptırma ve gösterişi en geç 2 yılda son bulur. yerini pişmanlıklar alır.
muharrem ince'nin mazot fiyatını bidonla anlatması
-
'ben hep 50 liralık dolduruyorum' diyen insanlara yönelik çok başarılı bir görsel bilgilendirme şöleni:
''ekonomi anlatıyorlar. ben size ekonomi anlatayım. 2002'de iktidara geldiğinde 50 lirayla bunu (30 litrelik yeşil bidon) dolduruyordun. 16 senenin sonunda bunu (8 litrelik kırmızı bidon) dolduruyorsun. al sana ekonomi.''