hesabın var mı? giriş yap

  • lise zamanlarında bir kış günü çok yağmur yağıyordu, bende şemsiye kullanmayı sevmeyen bir insan olarak yine arkadaşın eşin dostun şemsiyesinin altına girmeye çalışıyordum. arkadaşlarda ya git kendi şemsiyeni getir vs. vs. dedikleri için aman be sizin şemsiyenize mı kaldım diyip önde daha önce okulda gördüğüm ama hiç konuşmadığım bir kızın pat diye şemsiyesinin altına girdim. sonra bende şaşırdım bunu nasıl yaptığıma normalde çok fırlama bir insan değilimdir. neyse şemsiyenin altına girdikten sonra aramızda şöyle bir diyalog geçti.

    ben: arkadaşım şemsiyesinin altından kovdu da bende seninkine sığındım
    şemsiyeli kız : ( gülerek ) olsun iyi yapmışsın, ıslanma çok yağmur yağıyor zaten.
    ben : teşekkür ederim. ( tabii içimden 90 +larda galibiyet golünü atmış forvet gibi seviniyorum. yağmur bereket getiriyormuş gerçekten )

    sonrası kızın sokağına kadar beraber yürümüştük, sonra okulda birbirimizi gördükçe konuştuk ettik çıktık ayrıldık, barıştık, ayrıldık.

  • empati yoksunu geri kalmış 3. dünya ülkesi vatanımda bunun bir aşama olduğunu dahi anlamayanları açıkça gösteren karardır.

    kocasının soyadına kıl feministler o kullandığınız babanızın soyadı diyen zavallı cahiller;

    ben 1980 yılında doğdum. benim adım okumak için geldim. bu benim adım. hadi kolaylaştırmak için çok rastlanan bir isim seçelim. benim adım ayşe yılmaz. bu benim adım! babamın soyadı, yok kocamın soyadı diye sıfat tamlaması kurmuyorum. bu b e n i m a d ı m (caps lock on)

    diyorsunuz ki sen şimdiye kadar ayşe yılmaz'dın ama bundan sonra ya ayşe kocasıgil olacaksın ya da ayşe yılmaz kocasıgil. diyorum ki, arkadaşım ben bu ülkenin vatandaşı değil miyim? anayasada kadın erkek eşittir yazmıyor mu. benim adımı, kütüğümü, nufus cüzdanımı neden değiştiriyorsun? kusura bakma bu iş böyle, bundan böyle senin adın ayşe yılmaz kocasıgil.

    ben bireyim, bu ülkenin vatandaşıyım, sadece kadın değilim. benim cinsiyetim üzerinden kimlik oluşturamazsınız! hayır, hayır, hayır. sen bundan sonra ayşe yılmaz kocasıgil sin.

    sonra bir kadın avukat dava açıyor avrupa insan hakları mahkemesine, kazanıyor. aihm diyor ki medeni kanununuz anayasanıza aykırı. türkiyeyi hatırladığım kadarıla 3.000 euro tazminata mahkum ediyor. ama medeni kanun değiştirilmiyor. sonra bir başka kadın daha dava açıyor bu haberdeki gibi, kazanıyor ama kanun değişmiyor.

    düşünün ki ben bu ülkede kendi ismimi korumak, kendime ait olan ismi kullanabilmek için dava açmalıyım. bu bana verilmiş bir hak değil.

    altı yaşında çocuğa anlatır gibi anlattım ama anlayabiliyor musunuz emin değilim.

    bir de zaten bu kafadaki femenist evde kalır diyenlere de iki çift lafım var.

    evde kalmak ne demek? bu nasıl bir hitap!? siz bu ülkede yaşayan tüm kadınların koca delisi olduğunu mu düşüyorsunuz. bu ülke benim haklarımı, birey olarak varlığımı kabul etmiyor diye 13 sene direndim evliliğe. beraber yaşadık ve evlenmedik. nihayetinde eş olarak kanun önünde sahip olacağımız haklar yüzünden evlenmek durumunda kaldık. bunu da memurun odasında imza atarak gerçekleştirdik. o günden beri de takip ediyorum aihm kararının medeni kanuna yansıtılıp yansıtılmayacağını. ama benim ülkem hala bana diyor ki sahip olduğun ismi geri alman için dava açman gerekiyor.

    bu ülkede kadınlar için hiçbir şey kolay değil. bunu anlamalısınız önce. birey olduğunu bilen kadınlar içinse bu ülke bir işkence. yönetici arıyor, görüşmemiz lazım diyor, gidiyorum, ben eşinizle görüşecektim diyor! evin reisi benim bana anlatın diyorum bakakalıyor. güvenlikle konuşuyorum, malik olarak bir talebim var, olmuyor, olmuyor, araya eşimi sokup oldurtmam gerekiyor. iş yerinde, yolda, dışarda, orada, burada daima ve daima önce kadın olarak kabul ediliyorum. hep kendimi anlatmam, kendimi ispatlamam gerekiyor.

    ben bir insanım. önce bunu kabul edin. sonra konuşalım.

    edit: (bkz: 28 şubat 2016 ekşisözlük direnişi)

  • (bkz: dede)

    adam 83 yaşında her sabah 5 km yürüyüş 2 km bu tarz süper serbest stil yüzme üstüne bir kahvaltı ile cila çekip öyle okeye oturuyor ki, roman abramoviç hayattan bu kadar keyif almıyodur.

    yaş oldu 89: artık yürümek bile angarya. yüzmekse çile. ah be abramoviç, etmeseydin bedduanı ne vardı...

    yaş oldu 91: o çok sevdiği denize girerken bir sabah geldi kriz, tekledi kalp. şimdi azraile karşı kulaç vuruyor yoğun bakımda solunum cihazında. azrail biz biliyoruz yüzemezsin, yetişemezsin, o kadar açılamazsın.

    2km açıktan bildiren edit: biz biliyoruz dedemizi. açılamadın azrail efendi! yemedi 2km yüzmek!

    92'den son edit: bir devir kapandı.

  • abd'de bir kelebeğin kanat çırpması,türkiye'de birilerinin ödünün kopmasına neden olabilir. buna da kelebekten korkma etkisi denir.

  • kızabilir, kusabilir, sevmeyebiliriz ama şimdilik doğru bir karar. benim evim yok kardeşim, bırakın ben düşük faizle bir ev alayım sen ondördüncü evini sonra alırsın.

  • senin gibiler yüzünden internet alışverişi işkence oldu. sen taksitlendirme işlemini başta yapma adamların ürününü sebepsiz yere iade et sonra taşak geçer gibi tekrar sipariş ver. sonra gel burada ağla! ihtiyacı olmadığını fark etmiş ve diğer ürünü de geri yollamış paşam. ihtitacın yoksa başta almayacaksın o ürün bir başkasına gittiğinde 3. kez kargo macerası yaşamış olacak sonra o üründen hayır bekleyeceksin. bana kalsa amazon senin paranı 3-5 ay sonra yatırsın.

  • en hızlı hayvan dediğimizde aklımıza; karada saatte 130 km hızıyla çita, denizde saatte 129 km hızıyla kılıç balığı havada ise saatte 390 km hızıyla şahin geliyor.
    peki ya biraz daha alt sınıfları incelerse durum değişir mi? evet durum değişiyor.

    bir ayı insalı kolaylıkla öldürebilir, bir insan böceği kolaylıkla öldürebilir ama işi birim ölçülerle incelersek normal bir insan kendi ağırlığının 2 katını kaldırabiliyorken atlas böceği kendi ağırlığının 650 katını kaldırabiliyor. bu bir insanın 65 ton ağırlığı kaldırabilmesine denk gelmektedir.

    hız konusunda da rekorumuz çitaya değil bir mite'a ait. susam tanesi kadar olan paratorsotomus macropalpis isimli mite saniyede yaklaşık 30 cm ilerleyebiliyor. bu vücut uzunluğunun 322 katı mesafe katetmek demek. çita ise saniyede vücut uzunluğunun 16 katı kadar mesafe katedebiliyor. bu mitedan önce rekorun sahibi avustralya kaplan böceğiydi ve saniyede vücut uzunluğunun 171 katı mesafe katederek 2.5 metre yol alabiliyordu.

    güney kaliforniya'ya ait yerli bir tür olan mite 1916 yılında keşfedilse de o zamanlar hakkında pek bir şey bilinmiyormuş. kas fizyolojisini inceleyen araştırmacılar tarafından tesadüfen keşfedilmiş. bu mite'ın diğer bir üzelliği ise 60 santigratlık zeminde yürüyebiliyor oluşu. normalde bu birçok canlıyı öldüren bir sıcaklık.

    diğer hayvanların hareketlerinden yola çıkarak geliştirdiğimiz teknolojik ürünlede olduğu gibi belki bu mite'ın hareketlerini inceleyerek teknolojik olarak kullanabilir ve bir gün daha hızlı koşmaya başlayabiliriz.

    kaynak: sciencemag
    sciencenews
    sciencedaily

  • doğru kararla işten çıkarılmıştır. kurumsal kimliği olan bir yerde babanın kahveciden bozma kafesi gibi ortalığa krema fırlatamazsın.

  • --- sıkça sorulan sorular ---

    - bunla uğraşmasak da öğrenci olarak gelsek, sonra pr alsak?

    + almanların dediği gibi, "warum nicht?". elbette bu yolu tercih eden birçok genç arkadaş var. özellikle yeni mezun, fransızcası, iş tecrübesi ya da yüksek lisansı olmayan fakat bir an önce bu yola girmek isteyenler iiçn uygun bir yol. okurken haftada 20 saat kadar çalışma izniniz oluyor. kanada'nın tüm şehirlerinin toronto ya da vancouver gibi pahalı olmadığını düşünürseniz güzel seçenekler illa mevcuttur. bu iş biraz sizin araştırmanıza bağlı.

    öğrencilikten sonra da yanılmıyorsam öğrenci olarak geçirdiğiniz süre kadar çalışma izniniz oluyor. zaten bu esnada pr için başvurunuzu başlatmanız mantıklı. çünkü kanada'da eğitim almış olmak büyük puan getiriyor.

    - pr'ı aldık, hemen gelip kalmak zorunda mıyız?

    + size "confirmation of permanent residency" ve pasaportunuza basılı olarak tek girişlik bir vize veriliyor. bu tek girişlik vize sizin sağlık muayenenizin tarihinden itibaren 1 sene kadar geçerli. ülkeye girdikten sonra bir süre kalıp, bu hakkınızı alıp nereye isterseniz gidebilirsiniz. bu hakkınız sizinle yaşamaya devam edecektir.
    burayı düzeltelim*: 5 yılı içinde 2 sene kanada'da yaşadığınız sürece bu hak sizinle kalacaktır. ahanda link:

    - ne kadar süre sonra vatandaşlık alabiliyoruz? türkiye vatandaşlığımız uçuyor mu?

    + 5 senelik bir dilim içinde 3 yıl burada yaşadıktan sonra vatandaşlığa başvurabiliyorsunuz. bunun en büyük avantajı birçok ülkeye vizesiz seyahat edebilmek. ha bir de oy kullanabiliyorsunuz.

    - tavsiye ettiğiniz avukat/danışman var mı?

    + elbette var, bizzat burada çalışıyorlar. hem göçmenlik hem öğrenci olarak buraya gelme konusunda fikir verebilirler. özelden ulaşanlara iletişim bilgilerini verebilirim.

    --- sıkça sorulan sorular ---