hesabın var mı? giriş yap

  • bu sayede abim testis kanserinden ölmekten kurtuldu. oysa ki doktor buz koy geçer demişti!! neyseki biz google'dan araştırdığımız kadarıyla ona inanmayıp başka doktora gittik ve abimin kanser olduğunu öğrendik.

    yani doktor ve ünvan seviciler burada hiç artistik yapmasın.. kendinizin ve sevdiklerinizin sağlığını düşünüyorsanız bol bol araştırın, sorgulayın..

    her doktor gregory house değil emin olun..

  • iş için bi şehirdeyim. ertesi gün saat 15'te toplantı var. otelde gece kendi kendime "öğlene kadar yatarım, sonra kalkar giderim" dedim. uyandığımda saat sabahın 6 sıydı. dön dön uyuyamadım. çıktım dışarıya. şehir merkezinde yürümeye başladım. yürü yürü vakit geçmez. saat 9'a doğru sinemanın önünden geçiyorum. "bi film izleyeyim bari vakit geçer" dedim. köstebek filmi girmiş o ara gösterime. sinema 10'da açılıyormuş, bekledim açılsın diye. açıldı, gişeye yanaştım "köstebek'e bir tane bilet" dedim. "filmi oynatmamız için en az 3 bilet satılmalı" dediler. lan manyak 3 bilet al otur izle filmi işte.

    ben ne yaptım? sinemanın önünden geçenleri çevirdim "çok güzel film buyrun beraber izleyelim" diye. 2 kişi buldum oturduk izledik filmi.

  • diyarbakırdan aldğım telefon şarjör çıktı

    1.az önce babamı aradım ve mermi bitti mnıskim konuşamadık, ödemeli tarıyorum şu an ama hıh açmıo :( beyler

  • insan ömrü sonsuza kadar sürmüyor. an itibariyle türkiye'de ortalama ömür 75 yıl.

    üniversite mezunu, evlenmek ve çocuk doğurmak isteyen bir kadın da genelde 25 ila 30 yaşları arasında evleniyor zaten. yani evlenmek için toplam 5 yılı var.

    e bu kadın senden ayrıldıktan kısa süre sonra evlenmesin de ne yapsın? ah bizim ilişkimiz süperdi, o yüzden en az 1 yıl başkasına bakmadan, 2 yıl da evlenmeden bekleyeyim mi desin?

    son 10 yılda, evlenmek isteyen kadını aşağılamaya doyamadı millet. hırsız, katil bu kadar sıkça yerilmiyor muhtemelen.

    - ay duydun mu, aynur mehmet'i evlenmeye zorluyormuş.

    lan aynur dediğin 15 değil 28 yaşında, işi gücü olan hatun. evlenmek, aile kurmak istiyor. bunun için de çok zamanı kalmamış zaten. o dönemde yanında olan erkek arkadaşıyla evlenmeyi istemeyecek de görücü usulüyle mi evlenecek? o mehmet denen hıyar, sevgilisinin evlenmek istediğini bilmiyor mu? n'oluyoruz lan?

    dangalaklar sizi.

  • türkiye'deki yapısal işsizliğin sebeplerinden biri, belki de en önemlisidir. counter-strike zamanlarından kalma bu doğa olayını ilk olarak kim, hangi kafayla ve ne amaçla nick olarak kullanmış; yetinemeyip bir de mail adresi almış, gerçekten o kişiyle tanışmak istiyorum..

    ek: sahibi bulundu..

  • siyah cam üstüne kırmızı şeritli bir dükkan gördüğünde sevinen nesildir.

    nedense içeride ayıp birşey varmış gibi camları karartmalı olurdu hep. ben street fighter da hep dayak yerdim ama mustafa'da iyiydim bak. yıllar sonra bunların emülatörünü buldum hepsi vardı , bilgisayarda da oynadım tabi. ama aynı heyecan oldu mu dersen, ne arar.

  • 28 yaşındayım. 10 senedir haftanın 5 günü aksatmadan gyme gittim. spor için sevdiklerimi karşıma aldığım, ciddi kavgalar ettiğim zamanlar oldu. sporla aramda çok güçlü bir bağ var ve hayatımın en önemli parçası.

    sonucunda aynaya bakmaktan büyük keyif aldığım bir vücuda ve zinde bir yaşantıya sahip oldum.

    spor salonları mart'ta kapanınca evde elimden geldiği kadar yapmaya çalıştım. baharın da gelişiyle koşulara çıktım ama aklım hep ağırlıklardaydı. hack squat, bench press, lat pulldown, hepsi gözümde tütüyordu. pandemide normalleşme süreci başlayıp salonlar açılır açılmaz gitmenin planlarını yapıyordum. açıldığı gibi gittim ve hiç aksatmadan ekim sonuna kadar devam ettim.

    ekim sonunda salonun aşırı kalabalık olduğu bir pazartesi akşamı 50 dk civarı salonda zaman geçirdim. bu gidişimde ve önceki gidişlerimin hiçbirinde soyunma odalarını ve duşları kullanmadım. sadece girişte ayakkabılarımı değiştiriyordum dışarıdan içeri mikrop taşımamak için.

    bu akşamdan 3 gün sonra eşimle aynı anda aynı semptomlar başladı ve ikimiz de pozitif çıktık. covide bakış açımı değiştiren şekilde geçirdim bu hastalığı. ben de yaşıtlarım gibi korkusuzca davranıyordum ancak 2 hafta ruh gibi, her gece 38,5 ateşle , yoğun öksürükle, müthiş bir iştahsızlık, yoğun kas ağrıları, halsizlikle çaresizce bir sürü hap desteğiyle mücadele ettikten sonra bir de zatürreye çevirdi. hala ara sıra etkilerini hissettiğim bu illetle uğraştıkran sonra bakış açım ve alışkanlıklarım mecburen baya bir değişti. benden 3 yaş büyük eşim de benzer semptomlarla geçirdi bu arada.

    şu anda spor salonları açık olmasına rağmen gitmiyorum. evde spor yapmak için yapılabilecek ne varsa satın aldım. dumbbell seti, barbell seti, kapı barfiksi, sehpa vs vs. vücut ağırlıyla çalışmayı seviyorum ve güzel sonuçlar alıyorum. salonda da antrenman programımın yarısı serbest ağırlıklar üzerine kurulu. ama bu hissi bilen bilir, dışarıda ne yaparsanız yapın salonda çalışmanın tatminini asla vermiyor. orada sizin için hazırlanmış dünyaya girip makinenizi şekillendirip çıkma hissinin yerini dört duvar arasında yaşamanıza imkan yok. ben de yeniden gitmeyi çok istiyorum, dışarıda ne yaparsam yapayım tatmin olamıyorum ancak gitmiyorum.

    elbet yeniden gideceğim ancak ne zaman bunu bilmiyorum. belki bahara kadar evdeyim. riskin iyice azalmasını bekleyeceğim.çok özlesem de hastalığı bu kadar ağır geçirdikten sonra yeniden bu riski almak için çok erken.

    ben hastalığı o dönemde salondan kaptığıma eminim. diyeceğim; her yer kapansın salonlara dokunmayın kafasındaki arkadaşlara bir şey diyemem. hastalığı geçirmesem belki ben de hala o kafada olurdum. gidin ama büyük risk aldığınızı ve hastalık sizi kıskacına alınca uzun bir süre spordan uzak kalabileceğinizi, geri dönüşünüzün de uzun ,sancılı ve bıktırıcı, yıpratıcı olacağını bilerek gidin. bir de viral yükmevzusunu iyi araştırın. kimden ve ne kadar virüs aldığımız hastalığı nasıl geçireceğimizi belirliyor. sporda havalandırma falan hikaye. muhtemel bir covidliyle 1-2 saat içeride aynı havayı soluduğunuzda virüs yükünüz inanılmaz boyutlara ulaşıyor ve kimden aldığınız da muamma. belki aynı anda 2-3 kişiden birden virüs giriyor vücudunuza. ben bu kadar ağır geçirmemi buna bağlıyorum.

    karar meselesine gelince, bence şu an her yer kapalıyken spor salonlarının da acilen kapatılması gerekiyor. neden açık tutulduğunu hala anlamış değilim.devlet neyi amaçlıyor bu kadar milyon dolarlık işletmeler bile kapalıyken salonları açık tutuyor büyük soru işareti.

  • amk gelirken 85 milyon türk halkına sorulmamış, sınır neden var? devlet neden var? riayet edilmemiş. ama gönderirken neden, niçin, nasıl diye soracaksınız. pardon da adamın içinden geçerler. sen yeter ki göndermekte kararlı ol.