hesabın var mı? giriş yap

  • masal tadında bir film. çocuk olmanın, bir çocukla arkadaş olabilmenin nasıl bir şeyler olduğunu çok güzel anlatmış. açılış sahnesi de en güzeller arasına kafadan ilk üçte girer.

  • türkiye gibi iş gücünün ucuz olduğu ülkelerde yapay zeka kimsenin mesleğini çalamaz, merak etmeyin siz böyle neredeyse bedavaya çalıştırılmaya devam ettiğiniz sürece hiç bir işveren sizin yerinize pahalı bir makineyi düşünmeyecektir. hadi yine iyisiniz!

  • oglumdur. hatta 40 degil 15 almis. umut dolu, aydinlik gelecek hayalleri vardir. bardagin dolu tarafini goruyordur. tabi babasi ogrendiginde ne olacagini rabbisi bilir.

  • bir örneğiyle bir an kendimi kaybettim forum sitelerinden birinde;

    €-''arkadaşlar ebay üzerinden amerikada ki bir laptopu satın almak istiyorum
    sizce kargo ücreti ne kadar tutar?
    kaç günde elime ulaşır?
    gümrüğe takılma ihtimali nedir?
    daha önce yurtdışından alışveriş yapmış arkadaşlarımın yardımını bekliyorum şimdiden sağ-olun''

    $-''laptop oldursen sokamassin''

    €- ''neden girdiremem ve ben yeşil pasaportlu yum acaba gümrüğe gidip kendim alabilir miyim?''

    $- ''laptop sokamazsin dediysem sokamazsin bilader.kac dolar ama soyle hadi yinede daha ebay da kac kargo kac tutar ona bakmayi bilmiyorsun laptopmu sokcaksin?''

    €- ''sakin ol laptopu ülkeye sokucam sen her halde üzerine alındın?''

    (bkz: aga sen ne yaptın ya)

  • üniversite son sınıf, artık okul bitse de gitsek modundayız.

    dersin hocası abim. evet bildiğin baya kan bağlısından hem de.

    ne yalan söyleyim sınavdan 2-3 gün önce belki nerelerden çıktığını söyler diye yapmadığım şebeklik etmediğim yalakalık kalmadıysa da adam en ufak bir tüyo bile vermedi. bırak tüyo vermeyi üstüne bi ton da laf yedik ayaküstü. nasıl adammışım da hiç mi utanmıyormuşum, hak hukuk falan filan.

    neyse bu laflar bende yaşar usta'nın fabrikatör adama verdiği ayar etkisi yaptı. yediğim o ayarla arkadaş oturdum 3 gün boyunca bir hırsla çalıştım ama ne çalışmak!

    neyse işte girdik sınava, 90 civarı bi not bekliyorum.

    sınav açıklandı, 100 almışım! lan!

    nasıl kızgınım nasıl atarlanıyorum ama anlatamam. hani adam bana laf koydu ya. bir anda dünyanın en dürüst en vicdanlı adamı oldum.

    ne laflar hazırladım; "ya noldu hani haktı hukuktu niye 100 verdin!!11! neyi hakettiysem onu alırım raad ol, şş" modunda kendimden geçiyorum. tabi arkadaşlar da yanımda. onlara da yaptım havamı "ben bu notu haketmedim arkadaş, içime sinmez" falan diye. dedim gençler bakın şimdi arıyorum hocanızı**, açtım hoparlörü;

    + alo?
    - abi hayırdır? nooldu hakka hukuğa!!1! (kaş göz oynar)
    + ne diyon lan, işim var çabuk söyle
    - sınavı diyom sınavı!?! (kaş göz "hey yavrum hey" modunda)
    + ne olmuş sınava?
    - 100 vermişsin, ben 90 bekliyodum, ben haketmediğim notu alamam!!! (kaş göz halaya durmuştur artık)
    + gerizekalı zaten 100 almadın. sınıfta iki kişi 83 almışınız size göre bütün sınıfı öteledim 17 puan. hatta o puanı da nasıl aldın onu da anlamadım (ekstra 17 puanı duyan sınıf alkış tufanı koparmıştır bu arada)
    - ??!!! 100 almamış mıyım hakkaten?
    + yok almadın nerde sen de o beyin?
    - abi ama..
    + dıııt dıııt dııt

  • iki kişinin bildiği sır değildir düsturuyla yola çıkarsak bu dizi hakkında bir sırrı açıklamak isterim.

    bilindiği üzere osman sınav bu dizinin başından 55. bölüme kadar yapımcılığını ve yönetmenliğini yaptı. dizinin senaristleri ise raci şaşmaz, bahadır özdener ve danışmanı da soner yalçın'dı.

    osman sınav ani bir kararlar 55. bölümde diziden yapımcı ve yönetmen olarak ayrıldı. dizinin yapımcılığı senarist raci şaşmaz'a geçti, yani dizi sinegraf'tan pana film'e geçti.

    neden böyle olduğuna dair kimsenin fikri yok. osman sınav'ın aniden ayrılmasına rağmen dizi devam etti ve ilk 97 bölümü efsane oldu.

    bu konuda birçok spekülasyon yaşandı. osman sınav bu konuda şu açıklamayı yaptı:
    'öyle olması gerekiyordu o zaman. başka projeler yapmak istedim ve benim için belli bir doygunluğa gelmişti, arkadaşlarıma devrettim.'

    bu tatmin edici bir açıklama değildi. o yüzen olay piyasada şaşmaz kardeşlerin diziyi tehdit ile osman sınav'ın elinden aldığı, şeklinde yorumlandı ve de bu şekilde yayıldı.

    fakat olayın aslı böyle değil.

    olaylar şu şekilde cereyan etmiş, kurtlar vadisi tüm türkiye'de reyting rekorları ile patlayınca herkes işin senaristlerine odaklanmış, yani raci şaşmaz, bahadır özdener ve soner yalçın dizi de oyunculardan bile daha çok öne çıkmış. osman sınav ise bu durumdan çok rahatsız olmuş ve senaristlerle yapımcı arasında bir kriz baş göstermiş.

    ego savaşlarıyla harlanan kriz neticesinde osman sınav diziyi 55. bölümde bitirme kararı almış. raci şaşmaz ve bahadır özdener itiraz etmiş, reytingi bu kadar yüksek olan diziyi bitirmek istememişler, anlatacak çok hikayemiz var demişler, osman sınav ile sulh etmek istemişler ama osman sınav buna yanaşmamış, cezayı kesmekte kararlıymış.

    tabi işin bitmesini ne kanal istiyor ne de oyuncular. osman sınav nüfuzu yüksek bir isim, işte o ana kadar kendini tutan raci şaşmaz da kendi nüfuzunu devreye sokuyor. yani kadiri tarikatını. bu noktadan sonra ibre senaristlere dönüyor, kanalın desteği, tarikatın desteği, kamuoyu desteğini arkalarına alınca osman sınav anlaşıp diziyi devrediyor.

    tabi şaşmazların kadiri tarikatına mensup olması dizi pana film'e geçtikten sonra oyuncular arasında rahatsızlığa neden oluyor, bazı oyuncular ayrılmak istiyor. bazıları ayrılıyor, bazılarını ikna edip devam ediyorlar.

    yapımcı - senarist çatışmasına bazı oyuncular da taraf oluyor, onları da tahmin etmek güç değil.

    sektörde yapımcı - senarist çatışması çok sık olur. fakat bu çatışmalardan hep yapımcılar galip ayrılır, kurtlar vadisi bu konuda da bir ilke imza atmış.

  • kendisiyle 3 yıl önce ekşi sözlük'ün doğumgünü etkinliğinde tanışmıştım. yazarların oluşturduğu kalabalığa bakıp "ne kadar güzel insanlar böyle" demişti. benim o dediğinde gördüğüm ise kocaman bir insan sevgisi ve teveccühlü bir tevazu olmuştu. sanat camiası için büyük kayıp.