hesabın var mı? giriş yap

  • solcu demirspor'un ülkücü teknik direktörüyle ak partili osmanlıspor'la oynayacağı tam türkiye gibi maç.

  • dün gece yatmadan deneyip, gerçekleştiremediğim olay. şöyle ki; gecenin bir vakti otogar gibi bir yere giderken buldum kendimi. yolda yürürken "aha rüyadayım" dedim ve kontrol edebileceğim için çok mutlu oldum. sonra "öncelikle bi' gündüz olsun" dedim. güneşi doğdurtamadım(?). otogarda bekleyen bir gence yaklaştım. "nasıl olsa bu adam da rüyanın içinde bir karakter olduğundan nasıl yapacağımı bilir." diye düşündüm ve "güneşi nasıl doğurabilirim?" dedim. "dalga mı geçiyon olm sktirgit" tepkisi aldım. sonra yerde bir yumurta gördüm. eğilip aldım yumurtayı ve yaşlı bir adam bana "burda o yumurtalardan 100 tane var. hepsini bulursan güneş doğar." dedi. çok üzülüp uyandım. kimseyi bu kadar uğraştırmıyorlar lan. bana gelince niye böyle!

  • aralarında,kibarca "sanırım cam kenarı benim beyefendi" şeklinde uyarı aldıktan sonra hala "ben cam kenarı istemiştim, cam kenarı benimki olması lazım" şeklinde manasızca inatlaşan cinslerinin de bolca olduğu güruha mensup şahıs.

    o adam cam kenarından kalktıktan ve kendisine ait olan koltuğa geçtikten sonra yolculuğun sinir harbine dönmesi de bonustur.

    uyarmasan "sünepe miyim lan ben, niye hakkım yenilince sesim çıkmıyor benim?" diye kilometrelerce insan kendi içini kemiriyor.
    uyarsan yolculuk boyu yan koltukla ilişkiler ikinci katip düzeyine iniyor.

    ne var be arkadaşım senin olmayan yere hiç oturmasan da sağlıklı psikolojilerimiz yolluğumuz olsa.

  • haklı sebepleri olabilir. "ahaha çok güldüm amana koyim" diye mesaj gelirse ne yapacaksın başka."ahaha beğenmene sevindim seni gidi piç kurusu puşt" diye mi geri dönüş yapalım.

  • evimin neşesi sherlock'un da içinde bulunduğu kedi ırkıdır.
    her kedinin farklı karakteri vardır ama ırkların baskın özelliklerini taşırlar, bahsedildiği gibi soğuk bir ingiliz olduğu için temastan hoşlanmaz, o küçücük burnuna, yuvarlak gözlerine, yumuşacık tüylerine aldanıp doya doya severim düşüncesi hevesinizi kursağınızda bırakabilir, fakat şöyle bir durum söz konusu, evde uzun süre yalnız kaldıktan sonra kapıda karşılar, bir süre kendini döne döne sevdirir, sırf kendisi için yapar bunu, çünkü mutluluk belirtisi olarak sürekli mır mır yapar. bu arada hiçbir asabi tavrı yoktur, ısırmak çizmek falan genetiğine işlenmemiş. oyuncudur kendi kendine bir sürü uğraş bulur, birde benimkinde şöyle bir gariplik var, geceleri birlikte uyuyoruz, öyle koyun koyuna değil ha, ayak ucumu tercih ediyor, yine mesafeli ama gecenin bir vakti örneğin 3-4 civarı uyanıp kendini sevdirmek için, oyun oynamak için beni de uyandırıyor, elimi yalandan ısırmalar, kafasını elime sürtmeler, yatağın etrafında dolanmalar falan... uyandım diyelim sanki ben halisünasyon görmüşüm, sanki bunları yapan kendisi değilmiş gibi suratıma ukala ukala bakıyor.

    iki gözümün çiçeği

    gönlümün padişahı

    bıyıklı böcüğüm