hesabın var mı? giriş yap

  • "kılıcdaroglu eksisozluk'te aniden yazar olarak, yazar olmak icin aylardır bekleyen binlerce caylagın hakkını yedi"

    sabah.

  • ekonomik zorluk yaşayan ve uçuşları bir ay durduran bir firmanın basın açıklaması yaparken bile yalakalık peşinde koşması. neymiş darbe girişiminden olumsuz etkilenmişler.
    tabii başka ne olacak yoksa kriz falan yok, ekonomi tıkırında.

    edit: açıklamanın odağına darbe girişimini koyarsanız, sadece bir cümlede yeni havalimanına değinirseniz, sadece bir cümlede dalgalanma oldu falan derseniz kimilerinin aklında ve manşetlerinde neden olarak sadece darbe konusu kalır. firma hükümete yakın olduğu için bu şekilde bir açıklama yapılmış, paralel bir dil kullanılmış; eleştirdiğim nokta bu.

  • çıkarması çok güç olarak bilinen leke. doğru yöntemlerle yine de mümkün. ancak temizliğe başlamadan önce şarabın lekelediği kumaşın cinsinin önemli olduğunu unutmayın ve kumaşa zarar verebilecek işlemlerden kaçının.

    öncelikle unutmayın, kırmızı şarap lekesi çıkartılırken asla sıcak su kullanmamalısınız. sıcak
    su lekenin kumaşa yayılmasına neden olacaktır.

    yeni oluşmuş bir lekede şu işlemleri yapmalısınız:

    şarap döküleli çok zaman geçmediyse ve hala ıslaksa, lekenin üzerine müdahale etmeden önce tuz dökün ve bir süre bekletin. tuz lekenin kumaşa yerleşmesini engelleyecektir. daha sonra tuzu vakumlayarak temizleyin ve ıslaklık yok olana kadar bu işlemi tekrar edin.
    leke hala duruyorsa üzerine bir miktar beyaz şarap dökün. bu işlem lekenin renginin kaybolmasını sağlayacaktır.
    sonrasında kuru bir bezi lekenin üzerine koyun ve bezin kumaştaki lekeyi çekmesini sağlayın. elinizdeki bezin üzerine hiç leke çıkmayana kadar bu işlemleri tekrar edin.

    kurumuş şarap lekelerini çıkarmak biraz daha zahmetlidir. burada da yapmanız gerekenler şunlar:

    lekenin üzerini kaplayacak şekilde soda dökün. bu kurumuş lekenin hareketlenmesini ve çözülmesini sağlayacaktır.
    ardından kuru ve temiz bir bezi lekenin üzerine yavaşca bastırın. ve bezin üzerine hiç leke gelmeyene kadar işlemi tekrarlayın.
    soda ve şaraptan kalan artığı temizlemek için ılık su ve hafif deterjan karışımı ile kumaşı temizleyin.
    lekenin hiç kalmadığına emin olduktan sonra kumaşın üzerine kuru bir kağıt havlu ve onun da üzerine ağırlık (örneğin kitap) koyarak bir gece bekletin.
    sonrasında leke tamamen çıkmış ama hala ıslaklık varsa, kurutun.

  • bu videodaki hadiselerin yaşandığı yıllarda arcopal diye bir yemek takımı markası vardı. gazete promosyonlarının, süper, mega kuponların havalarda uçuştuğu yıllardı. bu dediğim tabak, çanak ve kaşık-bıçak takımını yanılmıyorsam milliyet gazetesi veriyordu.

    çok uzatmayayım. bu ürünün reklamı televizyonda öylesine etkileyici ve vurucu bir şekilde döndü ki, birçok insan gibi benim ailem de ayaklarına kadar gelen bu büyük fırsata kayıtsız kalamadı. süper kuponu kaçırma hadsizliğini gösterse bile birkaç gün sonraki telafi ultra kuponu reddetme cüreti gösteremedi. tabaklar dünya'nın en kaliteli porseleniydi. ünlü fransız markasıydı. çok kaliteliydi, en iyisiydi, arcopaldi, fransızdı, inanılmaz kaliteliydi, tabaktı, ama harika kaliteliydi.

    aldık bunu. annemde halen birkaç tabağı duruyordu son gittiğimde.

    bunu benle aynı kuşaktan birkaç kişiye hatırlattım. arcopal diyince hepsi hatırladı. hatta annelerinde de varmış bazısının. sence arcopal nasıl dedim. hepsi güzel abi, kaliteli diye yanıtladı. açık olmak gerekirse aradan geçen 20 seneye karşın bana da halen dünya'nın en kaliteli porselen markası gibi gelir, arcopal. tek referansımız, 20 yıl önce, günlerce ve her program arasında defaatle dönen o reklam filmi.

    yazılanları okuyorum, sadece yazılanlar değil, kendime de dönüp bakıyorum. maruz kaldığımız manipülasyon ve şartlandırılmışlık sadece bu bahsettiğim tabak markasından ibaret değil. bu belki en masumu. milliyet bana arcopal konusunda hangi işlemi uyguladıysa, devlet de bize milli güvenlik dersinde aynı işlemi uyguladı. hem de bunu misliyle yaptı, acımadan. çünkü devlet acımaz, medya acımaz. sizi kaçırır, yatağa bağlar, kolunuza zorla eroini zerk eder, defalarca ve defalarca yapar bunu. sonunda kollarınızı çözer. serbest kalırsınız, ancak bu defa da siz uyuşturucu ararsınız.

    şu görüntüleri izledikten sonra bile gelip burada milliyetçilik kusuyorsunuz. birçoğunuz gezi direnişini tecrübe ettiğiniz halde yapıyorsunuz hem de. ama gözlerinizin altındaki morluğu, kolunuzun ne hale geldiğini görseniz, neye benzediğinizi bir görseniz yapmazsınız. o yüzden kafanızdaki arcopalleri kırın arkadaşlar, reklamlarda kırılmaz dediklerine bakmayın. kırın.

    (bkz: arcopal)

  • herkes gibi benim de oynamaktan kendimi alamadığım oyun.

    sayesinde 4 günde 4 kilo verdim. günlük ortalama adımım 25 bin. neyse geyiğimizi yaptık, eğlendik. şimdi sırada ufak çaplı bir rehber var. çevremdeki insanlarda gördüğüm kadarıyla çoğu kişi oyunun stratejilerinden bihaber.

    bir gym'e gidiyoruz. orada bir çok insan var. "hadi bu gym'i alalım." e alalım da orada su pokemonu duruyor. sen gittin ateş pokemonu attın. oldu mu şimdi? işte bu karmaşayı gidermek adına bu rehberi oluşturma kararı aldım. önceden oynadığım pokemon fire red'den kalma dökümanlarımı buraya aktarmak istedim.

    pokemon türleri:

    normal
    ateş
    elektrik
    su
    çimen
    buz
    zehir
    dövüş
    toprak
    uçan
    hayalet
    psişik
    böcek
    kaya
    karanlık
    ejder
    çelik
    fairy

    mesela herkesin gönlünde taht kuran charizard'dan başlayalım. yani ateş pokemonundan.

    ateş

    burada görüldüğü üzere ateş türündeki pokemonlar sadece çimen,buz ve böcek türü pokemonlara karşı avantaj sağlar. su, toprak, kaya türü pokemonlara karşı dezavantajlıdır. yani gidip toprak türü pokemona karşı ateş türü pokemon atarsanız bu tatlı dugtrio sizin charizardı ham yapar. siz de "oyunda bug var herhalde" dersiniz.

    sırayla diğer avantaj, dezavantaj tablolarını vereceğim.

    normal
    elektrik
    su
    çimen
    buz
    zehir
    dövüş
    toprak
    uçan
    hayalet
    psişik
    böcek
    kaya
    karanlık
    ejder
    çelik
    fairy

    burada fairy'nin rolü büyük. yani jigglypuff. bu bıdık, ejder türüne karşı avantajı olan ender pokemonlardan.

    not: eğer bir pokemonun 2 türü varsa (örneğin golem: kaya/toprak) 2 türün de avantaj ve dezavantajlarının toplanır.

    sadece tek bir türe ait pokemonların avantaj, dezavantakları bir tabloda şematize edilmiş hali.

    savaşmak için gittiğiniz gym'lerde olup sizde olmayan dolayısıyla türünü bilmediğiniz pokemonların tür bilgisine pokedex yardımıyla ulaşabilirsiniz.

    bu tablolara bakıp kendinize güzel bir takım oluşturabilirsiniz. sürekli kullanacağınız yenilmez bir 6'lı.

    (bkz: burada yapılmışı var)
    ateş
    su
    elektrik
    dövüş
    toprak
    uçan
    bu desteyle psişik ve hayalet türü hariç tüm pokemonları yenebilirsiniz. psişik ve hayalet türü de destenize ekleyeceğiniz bir karanlık pokemonuna bakar.

    evet ben oyunları ders çalışır gibi defterime not tutarak oynayan bir manyağım.

    yalnız burada bir detay var. pokemonların türleri kadar skillerinin türleri de önemli. mesela yukarda psişik ve hayalete karşı karanlık türü önemli dedik. ama karanlık türünü ara ki bulasın. onun yerine karanlık skilli olan herhangi bir türü bulabilirsin.

    pokemon go özel bölüm:

    kendi pokemonlarımı neye göre biriktirdiğimi, geliştirdiğimi göstereceğim. şuan 16 levelim. bunlar da pokemonlarım. gördüğünüz gibi sadece 33 tane pokemonum var. bunun nedeni cp yüzdesi düşük pokemonları biriktirmemem. cp oranı düşük olanları direk prof. oak'a gönderiyorum. örneğin buradaki pokemonun cp'si iyi sayılabilir. 60-70 cp'li bir magikarp yakalarsanız hiç uğraşmayın direk oak'a gönderin. stardust kolay kazanılmıyor. başlangıçta bunu bilmiyordum. ilk bastığım rapidash 450 cp idi. daha sonra 540'lık bir ponyta yakalamamla aydınlanmam bir oldu.

    stardustlarınızı sadece yenilmez 6'lınızı daha da güçlendirmek için harcayın. zehirmiş, börtü böcekmiş hiç stardust kullanmayın. zaten gerek de yok. sadece ateş, su, elektrik, dövüş, toprak, uçan. şimdi diyeceksiniz ki "o kadar anlattın ettin, hadi su pokemonu bulamadın yok. peki o hypno neyin nesi?"

    hypno'm. görüldüğü üzere psişik pokemonlarına karşı avantaj sağlamak güç. sadece 3 tür, psişiğe karşı üstün. bir gym aldığınızda oraya psişik pokemon koymanız sizin avantajınıza. ayrıca yukarıda da bahsettiğim gibi bir pokemon seçerken sadece türüne değil skilline de bakmalısınız. hypno bir psişik pokemon olabilir. ama bendeki hypno'nun hayalet skilli mevcut. özetleyecek olursak: bir başkasıyla girdiğim hypno vs hypnoda o bana 1/2 gücünde vururken ben ona 2x gücünde vuracağım. yani 4 katı. tabi bunlara dikkat etmeyen biri yine "oyunda bug var herhalde" diyecek. (oyunda sadece 2 tane hypnom oldu. 2'sinde de hayalet skilli var. umarım tesadüftür. ama siz işin özünü anladınız.)

    bug'sız oyunlar dileğiyle.

    edit: "neden golbat'tan pidgeot'tan 2 tane var?"
    çünkü oturduğum yerde 100'lerce zubat ve pidgey çıkıyor. hem onları yakalayıp stardust ve exp alıyorum hem de bir gym'i aldığınızda oraya bir pokemon bırakmanız gerekiyor. kendi takımımı yukarıdaki dengeleri gözeterek oluşturduğum için onlardan birini bırakmam mümkün değil. dolayısıyla elimde fazla olan pokemonlardan birini bırakıyorum.

    edit: eevee'nin evrimi üzerine etrafta birçok söylenti var. insanlar klan renginizin evrime etkisi olduğunu düşünüyorlar. yani eğer mavi klandaysanız vaporeon; sarı klandaysanız jolteon; kırmızı klandaysanız flareon olacağını düşünüyorlar. ama bu yanlış. ben kırmızı klandayım. (bkz: team valor) benim bıdık eevee, jolteon oldu.

    tütsü: bazı insanlar "tütsü yaktığınızda durun" , bazıları ise "daireler çizin" diyor. toplamda 15 tütsü kullandım. bunlardan en fazla verimi, yarım saatte 12 pokemonla hızlı hızlı yürüdüğüm zamanlarda aldım. durunca gelme sıklığı azalıyor. en azından benim oturduğum yede böyle.

    her tip pokemonu (en iyisinden en kötüsüne) bol bol yakalayın. yolda pokemon görüp almamak olmaz. size zarar. şöyle ki: her pokemon en kötü 100 xp, 100 stardust verir. ayrıca atıyorum 100 tane rattata yakaladınız. 25 tane rattata şekeri ile evrimleşir. evrimleşirken 500 xp veriyor olması lazım. hatta 2 kere evrimleşen pokemonlar ilkinde 500, 2.sinde 1000 xp veriyor. xp bizim için çok önemli. kendi levelinize göre çıkan pokemonların cp'si artıyor. yanımda 6-7 level biri olduğunda ona 60-70 cp'lik ponyta çıkarken bana 400-500 cp arasında çıkıyor.

    oyundaki en iyi taktik pokemonu doğru yerde aramak. ankara'da oturan arkadaşlar için: 1 hafta evinizin çevresinde dolanacağınıza 1 gün kızılay'da dolanın. (bkz: güvenpark) ama gelmeden en az 150-200 poketopunuz olsun. yoksa yetişemiyorsunuz. parkta dipdibe 6 tane pokestop var. neredeyse 7/24 6'sında da lure module var. ve yakındaki büfelerde telefon şarjmatikleri var. kızılay'da 2 saat durun. sonlarına doğru lucky egg basın. ve öyle evrim geçirtin. o 500-1000 expler 2 katına çıktığında gerçekten güzel level kasıyorsunuz.

    ekşişeyler editi: gören herkesin dalga geçtiği oyun defterim sonunda halka açıldı. insanlara ve insanlığa hizmet edebilecek.

    bakmanızda fayda var: (bkz: #61812895) içine birçok link ekledim.

    - hangi skille sahip pokemonu evrimleştirmeliyim?

    bir yukardaki satırda paylaştığım linkte pokemonların ulaşabilecekleri max cp'leri de mevcut. oraya bakarsanız düşük levellerde pokemonların skillerinin çok bir önemi olmadığı fark edeceksiniz. oyundaki en önemli şey bir an önce level kasmak. bu sayede max cp'ye ulaşma süreniz artacak. max cp'ye yaklaştığınız zaman skill detaylarına geçebilirsiniz. o aşamaya kadar hızlı hızlı evolve ve exp kasmakta fayda var.

    son olarak trainer kodum: 7534 8502 4639